İçeriğe geç

Antalya’da en sıcak kaç derece oldu 2024 ?

Antalya’da En Sıcak Kaç Derece Oldu 2024?

Antalya, Türkiye’nin en sıcak şehirlerinden biri olarak bilinir. Yaz aylarında sıcaklıklar genellikle 40 dereceyi bulur ve bu durum, sadece sıcak iklimi sevenler için değil, herkes için büyük bir zorluk yaratır. 2024 yılında, Antalya’da kaydedilen en yüksek sıcaklık, bir yandan çevresel değişimlerin bir yansıması olarak dikkat çekerken, diğer yandan toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve sosyal adalet gibi daha geniş kavramlarla bağlantılıdır. Bu yazıda, Antalya’daki sıcaklık dalgalarının toplumun farklı gruplarını nasıl etkilediğini, sokakta, toplu taşımada ve işyerinde yaşadığım gözlemlerle birlikte ele alacağım.

İklim Değişikliği ve Toplumsal Cinsiyet

İklim değişikliği, sadece çevresel bir sorun değil, toplumsal eşitsizlikleri de derinleştiren bir olgudur. Antalya gibi sıcak iklimlere sahip şehirlerde, yaz aylarında sıcaklıkların artması, toplumun kadın, erkek, yaşlı, genç gibi farklı kesimlerini farklı şekillerde etkiler. Kadınların ve erkeklerin iklim değişikliğiyle olan ilişkisi genellikle eşitsizliklere dayanır. Kadınlar, sıcak hava koşullarına karşı daha savunmasız olabilir, çünkü çoğu zaman daha düşük gelirli ve daha zor koşullarda çalışıyorlar.

Sokakta yürürken ya da toplu taşıma araçlarında gördüğüm, özellikle kadınların fiziksel olarak daha zorlandığını gözlemliyorum. Kadınlar, yaz aylarında sıcak hava nedeniyle daha fazla su içme, daha fazla gölgelik arama ihtiyacı duyarlar. Aynı zamanda, bazı kadınların toplumsal rollerinden dolayı ev işleri ve çocuk bakımı gibi sorumlulukları daha ağır olabilir, bu da onları dışarıda daha fazla vakit geçirmeye zorlar. Yüksek sıcaklıklar, her ne kadar evde de zorluklar yaratsa da, kadınlar genellikle dışarıdaki sıcak hava ile daha fazla yüzleşiyorlar.

Çeşitlilik ve Sıcaklıkların Etkisi

Antalya’nın sıcak iklimi, şehre gelen yerli ve yabancı turistler için farklı deneyimler yaratıyor. Ancak, şehre ait olan ve buraya göç eden yerel halk arasında iklimin etkisi oldukça farklı şekilde hissediliyor. Antalya’nın kentsel yapısında çok sayıda göçmen ve farklı etnik kökenlerden gelen insanlar yaşıyor. Bu çeşitlilik, iklim değişikliğine karşı dayanıklılığı da etkiliyor.

Sıcaklıkların arttığı günlerde, dar gelirli ailelerin yaşadığı mahallelerde, soğutma ve serinleme imkanları sınırlı. Sokakta dolaşırken, genellikle daha düşük gelirli mahallelerdeki çocukların, işçilerinin ve yaşlıların daha fazla zorlandığını gözlemliyorum. Zengin mahallelerde ise çoğu ev, klimalar ve diğer soğutma sistemleriyle donatılmışken, düşük gelirli bölgelerdeki insanlar bu imkanlardan yoksun kalabiliyor. Bu, iklim değişikliğinin sosyal adaletsizliği nasıl derinleştirdiğini ve aynı zamanda sıcak hava dalgalarının toplumun farklı kesimlerini nasıl orantısız şekilde etkilediğini gösteriyor.

Özellikle yaz aylarında, çalıştığım sivil toplum kuruluşunda, düşük gelirli mahallelerden gelen bireylerin sıcak hava koşullarına daha fazla maruz kaldığını görüyorum. Gölgelik alanlarda ya da serin yerlerde oturmak, çoğu zaman bu gruptaki insanlar için büyük bir lüks olabiliyor. Yüksek sıcaklıklar, bu grupların yaşam kalitesini doğrudan etkiliyor ve bu, sosyal adaletin yeniden tartışılması gereken bir konu haline geliyor.

Antalya’da En Sıcak Kaç Derece Oldu 2024? Çalışma Koşulları ve Sosyal Adalet

2024 yılında Antalya’da kaydedilen en yüksek sıcaklık, 45 dereceyi buldu. Bu aşırı sıcaklık, özellikle sokakta çalışan insanları, inşaat işçilerini, temizlik görevlilerini ve diğer fiziksel işlerde çalışanları doğrudan etkiledi. İşyerlerinde, genellikle düşük ücretle çalışan kadınların ve göçmenlerin sıcak havadan daha fazla etkilenmesi, toplumsal cinsiyet ve sınıf eşitsizliğini yeniden gündeme getiriyor.

Bir gün iş yerimden çıkıp, öğle saatlerinde sokakta yürürken, temizlik işçisi olan bir kadının çok zorlandığını fark ettim. Havanın sıcaklığı 40 dereceyi bulmuştu ve o kadın, neredeyse sıcaktan bayılacak gibi görünüyordu. Çalışma koşulları, genellikle zorlayıcı olan bu kadınlar için daha da ağırlaşıyor. Çoğu zaman bu işlerde çalışanlar, hak ettikleri sosyal güvenceden mahrum kalıyorlar ve sıcak hava koşullarına dayanmak zorunda kalıyorlar. Bu durum, yalnızca bir sıcaklık sorunu değil, sosyal adaletin ve eşitlik mücadelesinin de bir parçası olarak değerlendirilmeli.

İklim Değişikliğinin Toplumsal Etkileri

Antalya’da sıcaklıkların artması, daha büyük bir sorunun parçası olarak karşımıza çıkıyor: iklim değişikliği. İklim değişikliği, yalnızca çevresel bir kriz değil, aynı zamanda sosyal eşitsizlikleri derinleştiren bir sorun. Şehirdeki varlıklı kesimler, sıcaklıklara karşı daha iyi korunaklıken, düşük gelirli kesimler bu sıcak hava dalgasının zorluklarıyla daha fazla yüzleşiyor. Sokakta, toplu taşımada, işyerinde ve evde sıcaklıkların arttığına şahit oldum. Bu durum, sıcaklıkların farklı toplumsal grupları nasıl orantısız şekilde etkilediğini açıkça ortaya koyuyor.

Sonuç

Antalya’da 2024 yılında kaydedilen en yüksek sıcaklık, sadece bir hava durumu istatistiği değildir. Bu sıcaklık, toplumsal cinsiyet eşitsizliği, çeşitlilik ve sosyal adalet bağlamında önemli bir meseledir. Sokakta, işyerinde ve toplu taşımada gözlemlerim, sıcaklıkların toplumsal yapıları nasıl etkilediğini gösteriyor. İklim değişikliği, daha fazla sosyal eşitsizliği ortaya çıkaran bir unsur haline geliyor ve bu, tüm toplumun eşit haklar ve fırsatlar için mücadele etmesini gerektiriyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
403 Forbidden

403

Forbidden

Access to this resource on the server is denied!